"Kadına dair resimsel öykülemeler"

Yazar: Çiğdem Tölük Aferin

Resim Ana Sanat Dalı Sanatta Yeterlik Tezi

Danışman: Prof. İsmail Ateş

Tez Özeti: Toplumsal cinsiyet rolleri, kişi doğduğu andan itibaren başlayarak tıpkı bir kodlama gibi kişiye yüklenmeye başlar. Her yerde bireyden cinsiyeti doğrultusunda uygun davranışlar sergilemesi beklenir. Bu bağlamda cinsiyet rolleri kişinin benliğini ve zihnini etkileyen bir duruma dönüşür. Geçmişten günümüze kadınlık ve erkeklik kavramına, her iki cinse ait imajlara, onlara tanımlanan özelliklere, statülere, cinsler arası iş bölümüne tarih boyunca hep rastlanmıştır. Cinsiyet kimlikleri ile bu kimliklerin oluşumu, cinsler arası ilişkilerin düzenlenme şekilleri, aile türleri, akrabalık ilişkileri, cinslerin birbirine karşı davranış ve tutumları, cinsel ahlak, ikinci plana atılan, ötekileştirilen kadınları çalışmalarında işleyen ve kendini sanatıyla var eden bireyin sosyal psikolojisine birçok yazar ve sanatçı eserinde değinmiştir. Örneğin Leyla Erbil'in romanlarında, Hale Tenger, Nur Koçak, Şükran Moral, Gözde İlkin, Gina Pane, Gülsün Karamustafa, Shirin Neshat, Orlan ve daha birçoğu gibi sanatçı ve yazarların eserlerinde kadının cinsiyetinin, cinselliğinin ve cinsel hiyerarşinin işlendiği görülmüştür. Sanatçının kendini ifade etmesinde önemli bir yere sahip olan öykü anlatıcılığı bilgi aktarımın en eski yollarından biridir ve sanatçının kendini ifade etmesinde önemli bir yere sahiptir. Tarih ve mitoloji öykü anlatıcılarının eseridir ve kuşkusuz sözcüklere dayalıdır. Ancak bu öyküleri görselleştiren heykeltıraşlar, ressamlar ve sahne sanatçıları, ortaya koydukları eserlerle onları sanatsal bir olguya dönüştürerek canlandırırlar. Böylece, bir yandan da insanın yaratılışından günümüze kadar olan biteni belgeleyerek, varoluşa değeri biçilemez katkıda bulunurlar. Yaşamın içinde olan öyküyü; günlük, değersiz sıradan onlarca olay, nesne ve kavramın içinden alıp çıkarmak ve başka bir şeye dönüştürmek sanatçının işidir. "Kadına Dair Resimsel Öykülemeler" adlı bu tez çalışmasında kadına dayatılan rollerden, kadının sanatta ve sanatında nasıl ifade ettiğine; kimlik, sosyal rol, toplumsal etkileşim, toplumsal cinsiyet, toplumsallaşması kapsamında yer verilmiştir. Ayrıca bu konuda eserler üreten sanatçılara yer verilerek kadının ve kadın sanatçıların toplumda konumlandırılışı eleştirel bir şekilde ele alınmıştır. Beraberinde gerçekleştirilen kişisel ve özgün çalışmalarda teknik, içerik, konu olarak kadının sanatta var olma çabası ve sosyo-psikolojik durumu öyküleme yapılarak ortaya konulmuş ve yorumlanmıştır.