Figüratif resim anlayışında biçim bozmaya neden olan ruhsal yaratım süreçleri

Yazar:Coşgu Ateş
Danışman: Doç. Dr. Hasan Kıran

Resim Ana Sanat Dalı Yüksek Lisans Tezi

tez Özeti: Resim Sanatı tarihinde ifadeci (ekspresif) anlatım tarzı, çeşitli dönemlerde ortaya çıkmış, arkaik zamanlardan başlayarak türlü şekillerde kendini göstermiştir. İfadecilik, bu süreç boyunca sanatçıların belli akımlar dahilinde kullandığı bir yöntem olarak sınırlı kalmıştır. Bu durum 20. Yüzyıla kadar sürmüştür. 20. Yüzyılda dünyada yaşanan, kültürel, sosyal, teknoloji ve politika gibi gelişmeler, insanların yaşam anlayışında ve fikirlerinde büyük değişimlere sebep olmuştur. Değişen bu anlayışlarla beraber insanlar, bireysel fikirleriyle; birey olabilme olgusuyla, kendini önemseme ve farkına varma sürecine girmiştir. Resim sanatı da bu sürecin bir parçası olarak, sanatçıların değişimiyle beraber dönüşüme uğramış ve Modern resim anlayışının doğduğu bir döneme girmiştir. Modern çağla beraber resim anlayışında oluşan değişim, türlü akımlar halinde ortaya çıkmıştır. Ekspresyonizm de ifadeci anlatımı, konusunun merkezine koyarak, bunu bir akım haline getirmiştir. Bu noktada bireysel anlatımlar ön plana çıkmış, kişisel yaklaşımlar bu sanat anlayışının temel noktası olmuştur. Kişiselleşen bu sanat anlayışında, her sanatçının kişisel görüşü ve ruhsal yapısı etkin bir hal almıştır. Yeni bir düzen ihtiyacı hisseden sanatçılar, eserlerini parçalama, bozma, yeni bir yapılanma anlayışına göre inşa etmişlerdir. Bu noktada, incelenen konudaki anlayışla çalışan sanatçıların, biçim bozma yöntemleri ve buna neden olan ruhsal yapı süreçleri, birbirleriyle anlam bağı olduğu düşünülerek ilişkilendirilmiş ve bu olgu incelenerek, anlamlandırılmaya çalışılmıştır. Yaratıcılık süreçleriyle kaynaşmış olan ruhsal yapı; duygu durum, bilinçaltı, duyumsama gibi olgularla incelenerek, sanatçının biçim bozma anlayışına etki eden faktörler, düşünürlerin ve uzmanların görüşleri ile düşünsel boyutta değerlendirilmeye çalışılmıştır. Yapılan resimler de bu düşüncelerle incelenmiş, gelişim aşamalarında oluşan duygu durum, bilinçaltı ve duyumsama gibi olgular denetlenerek, değişimlerin neden olduğu ruhsal yaratım süreçleri çözümlenmeye çalışılmıştır. Resimlerin oluşumu esnasında ve sonrasında yapılan bu çözümlemelerde, yüzeyde oluşturulan plastik dille, düşünsel dilin, hangi noktalarda yakınlık kurduğu araştırılmış, ruhsal etkenler doğrultusunda, çeşitli kompozisyon planları halinde oluştuğu gözlenmiştir. Bu sürecin çözümlenmesi, konunun düşünsel kısmının anlaşılmasına, anlamlandırılmasına ve gelişmesine katkı sağlamıştır.