Yazar:Kuzey Kıyıcan
Danışman: Doç. Müride Aksan
Bale Ana Sanat Dalı Yüksek Lisans Tezi
Tez Özeti: Klasik bale sanat formu, İmparatorluk Rusyası'na 18. yüzyılda İtalya ve Fransa'dan ulaşmıştır. Gelişme süreci yıllarında bale, Rusya'da Moskova ve St. Petersburg'da kültür ortamının zenginleşmesine katkıda bulunmuştur. 1917 yılındaki Rus İhtilali'nden sonra Sovyet yönetimi, merkez dışında ve Birliğin en uç noktalarında devlet destekli bale tiyatroları oluşturarak, Rus kültürünü Birlik içinde yaygınlaştırmak amacıyla klasik bale formunu değerlendirmiştir. Bu dönemde devletin gelişmesine en fazla destek verdiği alanlardan biri olan sanat ve bu sanat dalları arasında yer alan bale; Bolşoy Tiyatrosu ve Kirov Tiyatrosu'nun gerçekleştirdiği turnelerle, Sovyet kültürünün üstünlüğünü dünyaya gösterme misyonu da taşımıştır. Türkiye'de, Cumhuriyetin ilanından başlayarak 1930'lu yılların ortalarına kadar bale sanatının geliştirilmesi amacıyla bazı çabalarda bulunulmuş; ancak, Türkiye'de bu alanda ilk ciddi adımlar 1947 yılından itibaren atılmaya başlanmıştır. 1930'lu yılların ortalarına kadar, uluslararası siyasi gelişmelerin de etkisiyle, Türkiye Cumhuriyeti ile Sovyetler Birliği arasında bale sanatı alanında da yakınlaşma çabaları söz konusu olmuştur. Bu tez çalışmasında, bale sanatının Sovyetler Birliği gibi büyük bir ülkede, en uzak noktalara kadar yayılabilmesini ve gelişmesini sağlayan sistemin araştırılması amaçlanmıştır. Bu çerçevede, Rus İhtilali'nin ardından Sovyetler Birliği'nin kurulmasından sonraki süreçte, bale sanatının Rusya'nın ana bale eğitim merkezleri olan Kirov Balesi ve Bolşoy Balesi üzerinden Birlik çatısı altındaki diğer Cumhuriyetlere yayılışı anlatılmış, bu devletlerde balenin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla kullanılan yaklaşım ve yöntemler incelenmiştir. Bale sanatının Sovyetler Birliği tarafından Soğuk Savaş döneminde politik bir araç ve propaganda yöntemi olarak kullanılmasına da değinilmiştir. Ayrıca, 1930'lu yıllarda Türkiye Cumhuriyeti ve Sovyetler Birliği'nin sanat alanında yakınlaşmaları çerçevesinde, iki ülkenin bale sanatını yaygınlaştırmaya yönelik yaklaşımları değerlendirilmiştir. Bu çalışmada, yazılı kaynaklar ve internet kaynakları üzerinden yapılan araştırmaya ilaveten, Sovyetler Birliği döneminde Vaganova Bale Okulu mezunu olan ve Sovyetler Birliği döneminde ve sonrasında profesyonel olarak dans etmiş Aysulu Tokombayeva'yla da röportaj yapılmıştır.